Futbol sadece bir oyun değildir; duyguların, tarihin ve kültürün iç içe geçtiği bir yaşam biçimidir. Bu yaşam biçiminin en özel temsilcilerinden biri kuşkusuz FC Barcelona’dır. “Més que un club” (Bir kulüpten daha fazlası) sloganıyla sadece bir futbol takımı olmanın çok ötesinde anlamlar taşıyan Barcelona, hem sportif başarıları hem de sosyal duruşuyla dünyanın en büyük kulüplerinden biridir.Barcelona 1899 yılında İsviçreli iş insanı Joan Gamper tarafından kuruldu. Katalonya’nın kalbinde doğan bu kulüp, sadece futbol oynamak için değil, aynı zamanda Katalan kimliğini savunmak ve yaşatmak için de kuruldu. Özellikle Franco döneminde Katalanca’nın yasaklandığı yıllarda, Barcelona bir direniş sembolü hâline geldi. Nou Camp sadece bir stat değil, aynı zamanda özgürlük arzusunun yankılandığı bir arenaydı.Barcelona tarihinin en parlak dönemlerinden biri 2008-2012 yılları arasıdır. Kulübün altyapısı La Masia’dan çıkan Lionel Messi, Xavi Hernandez ve Andrés Iniesta gibi yıldızlar; Pep Guardiola’nın liderliğinde sahada sanat eseri gibi futbol oynadılar. “Tiki-taka” olarak adlandırılan kısa paslara dayalı oyun stili, dünya futboluna ilham kaynağı oldu. Bu dönemde Barcelona; 2 Şampiyonlar Ligi, 3 La Liga, 2 Copa del Rey ve birçok Süper Kupa kazandı.FC Barcelona, geçmişiyle gurur duyan, bugünüyle mücadele eden ve geleceği umutla planlayan bir kulüptür.Onun hikâyesi sadece futbol değil; bir halkın sesi, bir kentin gururu ve milyonlarca insanın ortak tutkusu hâline gelmiştir.